nasılsa rüzgar her şeyi alıp götürmeyecek mi

umutsuzluğumun dibi
tam da istediğim gibi
çiftliğin sınırına ulaştım
ukalaca ağzımdan sigarayı
söküp tanrının suratına fırlattım
nasılsa rüzgar her şeyi alıp götürmeyecek mi

hava soğuk
kasvetli
bir çubuk alıp yerden
parça parça kopardım
çizmelerimdeki çamuru
hadi canım
kim bilmez ki
bir piç olsa bile
babasının adını
yüzünde binbir hüzün
nasılsa cenazeye gelir değil mi

umutsuzluğumun dibi
tam da istediğim gibi
çiftliğin sınırına ulaştım
ukalaca ağzımdan sigarayı
söküp tanrının suratına fırlattım
nasılsa rüzgar her şeyi alıp götürmeyecek mi

plymouth'ın arkasında
bir karavan
kendine ava çıkan
uykusuz
sarhoş bir namlu
japonlar hariç
kimse okumayacak seni

umutsuzluğumun dibi
tam da istediğim gibi
çiftliğin sınırına ulaştım
ukalaca ağzımdan sigarayı
söküp tanrının suratına fırlattım
nasılsa rüzgar her şeyi alıp götürmeyecek mi