fransızca plaklar

toplamış plaklarımı
bağırıyor sokakta
önünde karton kutu
yaymış çocuk gibi
bacaklarını kaldırıma

"çocuklarına baktım
bu boktan hayat senin
peki, benim hayatım
nerede kaldı vadettiklerin?"

çıktım pijamamla
"ne diyorsun anlamıyorum
ama plaklarıma bir şey yaparsan
tekme tokat döverim
bu şehrin hiçbir ambulansı
kurtaramaz seni!"

ikinci katta şaziye abla
sarılmış balkon korkuluğuna
"kızım bu oğlanın boklu götünü bilirim
biraz sinirlidir ama,
senden sonra bir kadın getirmedi evine
bunu bilir, bunu söylerim!"

"öyle diyorsun da şaziye abla
iki yıldır birlikteyiz
bir gülümseme çok görülür mü insana?"

bakkal biraz huzursuzdu
lafın kendisine gelmesini bekliyordu
temizleyip boğazını
"kızım, güzel söz nedir ki
seni bir gün aç bıraktı mı
allah'a şükür
seni çıplak da bırakmadı!"

"öyle diyorsun da kamil abi
ayrıldığı karısının fotoğrafını
yine asmış duvara!"

kendimi savundum
götümden düşen pijamamı
çektim yukarı
"ya sen hep fantastik bir karıydın
çocuklar görmesinler mi annelerini!"

yapmaz sanmıştım
geçmiş gibiydi sinir krizi
ama fırlattı hiç acımadan plakları
"bu karılar şarkı söylemiyorlar
orgazm taklidi yapıyorlar
zorla dinletiyorsun
sevişirken bu orospuların sesini!"

mahcup olmuştum
ortalığa saçılmış plakları topluyordum
"ya ne fantastik karısın
sanatsal plakları bile anlamıyorsun!
bunlar fransız halk türküleri."

sadi amca çıktı pencereye
sıkıca sarıldı pencere demirlerine
"ben onun yaşındayken albaydım
önümde herkes eğilirdi
lakin benim de böyle plaklarım vardı
karımın merhametsizce çöpe attığı
fransa'da iki sene kaldım
onlar fransız sevişme halk türküleri!"

yoldan geçerken
faciayı seyreden
her olayda bilirkişi
daha ciddi durmak için
indirdi başındaki iki gözlükten birini
"evet, abla
benim de öyle plaklarım vardı
onlar fransız direniş sevişme halk türküleri!"

Comments

Popular Posts