bekleme salonu

hani
boktan bile olsa
olsun
yeter ki olsun
dediğiniz bir zamanda
boş bir sahneyi seyreden
tek kişi kalmış gibi
bir tiyatro salonunda

oğlum, şunları taşı
diyen karadenizli
kadının
bakıyordum
yaşlılık kamburunu
taşımak için
dayandığı bastona

kan ter içinde
bıraktım ağır eşyalarını
vapura

ve güneşten
ve terden
ve kaslarımın sızılarından
yılmış
bir türlü şehirleşememiş
haddini bildirmek için
söylendim kızgın
küçümseyerek
şu köylü kadına

en azından
bir teşekkür eder
insan

tavuk kovar gibi
sallayıp bastonunu
azarlarcasına

birkaç küçük eşya taşıdın
felsefe yapma

felsefe yapma